LÜTFEN BUNU YAPMAYIN SAYIN BAŞKANIM
A.İlter TURAN
SİYASET PENCERESİ
İstanbul’da yaşayanların diline pelesenk ettiği sözlerden biri de “Artık İstanbul yaşanmaz hale geldi,” nakaratıdır. Kalabalıklar, trafikte kaybedilen zaman, hayatın pahalılığı ve benzeri konular böyle bir söylemi teşvik ediyor. Ancak, davranışlarla bu sözler arasında bağlantı kurmak kolay değil. Siz de biliyorsunuz, insanlarımız İstanbul’a akın etmeğe devam ediyor, kentimizin nüfusu her geçen gün artıyor. Kentimiz sadece bizlerin değil, turistlerin de gözdesi oldu. Turizmde önde giden bir takım dünya kentlerinin önüne geçtiğimizi gazeteler yazıyor. Bir istatistiğe göre, İstanbul dünyada yıl bazında en çok kongre yapılan kentler arasında altıncı sıraya yükselmiş. Kısacası, bazı sıkıntılarımız olabilir çok cazip bir şehirde yaşadığımızı unutmayalım. Sistemsiz bir kentleşme yaşanmış, altyapısı uzun süreler ihmal edilmiş olmasına rağmen, İstanbul’un giderek iyileşmekte olduğunu görmezlikten gelemeyiz. Birçok belediye hizmeti başarıyla sağlanıyor. Sular akıyor, elektrikler sönmeden yanıyor, kanalizasyon sistemleri işliyor ve atıkların giderek daha fazlası işlenerek doğaya geri döndürülüyor, kirliliğe neden olmuyor. Yeni yollar yapıldı, yeni tüneller kent ulaşımında önemli kolaylıklar sağladı. Kentimiz genellikle temiz bir görünüm veriyor. Çöpler toplanıyor, sokaklar süpürülüyor. Nitekim, kente gelen yabancıların dikkatini ilk çeken hususlardan biri sokakların temizliği. Kitle ulaşımında sağlanan ilerlemeleri de görmezlikten gelemeyiz. İster raylı sistemlerde, ister metrobüs ulaşımında sunulan hizmet, çoğu vatandaşımızın hayatını kolaylaştırdı. Son bir gözlemi da yapamadan edemeyeceğim: Kent çiçekler içinde. Yolların kenarı ve ortaları bakımlı çiçek bahçeleri gibi. Atatürk Havalimanı’ndan Sahil Yolu’nu izleyerek kente gelen bir yabancının bu renkli, bakımlı, pırıl pırıl görünümden etkilenmemesi mümkün değil. Kentimizin güzelleşmesinde şüphesiz her biri çeşitli projeleri devreye sokan, yürüten ve sonlandıran çok sayıda belediye başkanımızın rolü oldu. Bunlar arasında şimdiki başkan Sayın Kadir Topbaş’ın önemli yerini inkar edemeyiz. Gelecekte hizmetleri iyilikle hatırlanacaktır. Ancak, toplumda yeterinde tartışılmadan, ısrarla devreye sokulan Taksim projesi halihazırda sebep olduğu sıkıntılardan öteye gelecekte de çok eleştirilecek bir proje olma potansiyelini taşıyor. Taksim Meydanı’nın ağır bir trafik yükü olduğu, bir otobüs ulaşım merkezi olduğu, ferahlatılmasının şayanı tercih olduğu bir gerçek. Kentimizde zaten açık alanlar, parklar bol değil. Buna karşılık, eski bir kışlanın alışveriş ve kültür merkezi olarak yeniden inşa edilerek Taksim Gezisi’ni ortadan kaldırmasının kabulü çok zor. Böyle bir inşaat hem bir nefes alma alanını ortadan kaldıracak, hem de yeni bir trafik yoğunluğunun kaynağı olacaktır. İstiklal Caddesi’ne bu kadar yakın bir alışveriş merkezine ihtiyaç olmadığı gibi, AKM zaten yeniden kullanılabilir duruma getirilmektedir. Sayın Başkanım! Kentimize büyük hizmetler yaptınız. Ümit ederiz ki, yapmaya devam da edeceksiniz. Israr etmeyim! Taksim’i açık alan olarak bırakın, güzelleştirin. Oraya lütfen inşaat yapmayın. Sizi her zaman hayırla anmak istiyoruz.