SOLDA ARAYIŞ KONFERANSI
Gazetelerden anlaşıldığına göre, geride bıraktığımız hafta sonunda Ankara’da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun girişimiyle bir solda arayış konferansı toplanacakmış. Aralarında gazetecilerin, akademisyenlerin, sendikacıların bulunduğu yirmi dokuz davetli Türk solundaki tıkanıklığa çare arayacaklarmış. Adında sol olan ya da kendini solda ilan eden siyasi partilerimizin etkileyici bir siyasi başarı çizgisi yakalayamadıkları aşikar olduğuna göre, böyle bir girişimin olumlu karşılanması gerekir. Ne derecede başarılı olacaktır bilemeyiz. Zaten, toplantıyı düzenleyenler herhalde bir toplantıda halledilecek bir mesele ile karşı karşıya olmadıklarını bilmekte, bir arayış sürecini başlatmak istemektedirler.
Bilindiği gibi, Varşova Paktı’nın çökmesi, Doğu Avrupa ülkelerinin Sovyetler Birliği’nin yörüngesinden çıkması ve nihayet Sovyetler’in dağılması ile siyasette sol düşünce ağır bir darbe yemiş oldu. Çin’de ise ilginç bir gelişme yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Komünist parti özel girişimi her geçen gün daha serbest bırakırken, siyasetteki tekelini korumakta ısrarlı. Bu devam ettirilebilir mi? Eğer Marks’ın tahlilleri geçerliğini koruyorsa, bu durumun uzun süreler devam edemeyeceğini söylemek gerekecektir. Fakat toplumlar bünyelerindeki çelişkileri uzun süreler barındırabiliyorlar. Batı Avrupa’da ise gelişmiş olan sosyal demokrasi ise geçmişte savunduğu düşüncelerin değişen koşullar karşısında yenilemeyi başardığı için Doğu’da gözlemlenen itibar kaybına uğramadı ve önemli bir siyasi güç olarak varlığını sürdürdü, bazı ülkelerde iktidarda yer aldı, diğerlerinde de etkin bir muhalefet konumunu korudu.